3 Haziran 2015 Çarşamba
Risale-i Nur'da da keyfiyyet esastır - Rüştü Tafral Ağabey
Risale-i Nur'da da keyfiyyet esastır - Rüştü Tafral Ağabey
Pekkendir: Bu yaptığınız çalışmaların, derlemelerin, Anadolu'ya ve İstanbul'a neşredilmesi neticesinde, o bid'atlara bulaşan ve hatalı hizmet tarzına yönelmiş olan gruplarda, değişim veya bir ıslah olmuş mudur sizce?
RTafral: Bazılarında değişim oluyor fakat bu malum Sinsi Cereyan, kimin ne yapıp ne yapmadığını biliyor. Bunlar içerisinde bazı garazkârları da çalıştırıyor aleyhimde. Bunu ben yakinen biliyorum, bu bakımdan onların bulantıları var, destek olacakları yerde köstek oluyorlar. Bu bakımından mevcut Cemaatin şu andaki durumu oldukça avami hatta avam dahi diyemiyorum, Ahir zamanda avam durumu geçerli değil, avama da tahkiki iman dersinin verilmesi lüzumunu anlatıyor Üstad Hazretleri Bu itibarla keyfiyet önem arz eder ve sen de az olmayı esas alacaksın.
Pekkendir: O zaman keyfiyeti değil de kemiyeti, çoğalmayı esas alan Nur talebelerinde, bu tür hizmet esaslarından Risale-i Nur'un asıl prensiplerinden kayma, uzaklaşma durumu ortaya çıkıyor öyle mi?
RTafral: Evet aynen öyle oluyor. Halbuki Tekasür Suresi bu mevzuyu baştan sona kadar anlatıyor. Tabi anlayanlar için. O bakımdan, Risale-i Nur'da da keyfiyyet esastır. Neredeyse bir asır önce yazılmış Muhakemat'ta iki satır var, çok dikkat çekici, bilmem senin hatırında mı, ta o zaman şöyle söylüyor Üstad:
"Hem de bilâ-perva olarak ilân ederim: Beni geçmiş asırların efkârına karşı mübarezeye heyecan ve şecaate getiren (bu vermiş olduğu taraf düşman değil, bizim İslam dairemiz) ve yüzer senelerden beri sevk-ül ceyş ile kuvvet bulan hayalât (o zamanki avamın ilmi) ve evhamın müdafaasına beni gayrete getiren itikadım ve yakînimdir ki: Hak neşv ü nema bulacaktır, eğer çendan toprakta gizlense... Ve taraftar ve mültezimleri muzaffer olacaklardır, eğer çendan zaman ve zeminin merhametsizliğinden az ve zayıf olsalar...Hem de itikadımdır ki: İstikbalde hüküm sürecek ve her kıt'asında hâkim-i mutlak olacak yalnız hakikat-ı İslâmiyettir."
Hak neşvü nema bulacaktır da, kişi çokluğunu kastetmiyor burada. Hak bütün kuvvetiyle ortada, fakat ona bağlı olan kişilerin sayısı az, hakiki manada. Ama hakikat-ı İslam dünyayı kaplayacaktır. "Eğer çendan toprakta gizlense (mecaz ifade bu, yani ahir zaman fitnesinin tahakkümü ile ortaya çıkamasa…) ve taraftar ve mültezimleri muzaffer olacaktır, eğer çendan zaman ve zeminin merhametsizliğinden, az ve zayıf olsalar da..."
Geleceğe ait anlatıyor, e bunlar şimdi Üstadın, Üstadiyet makamından gelen sözlerdir.
Hak yayıldı, biz şimdi hepsini göremiyor, bilemiyoruz.. Hak geniş manada Hakka aşık olanların eline bu imkanlar geçti.
Bilhassa İnternet, hani Rüya bahsinde İnternet demiyor ama, aslında diyor, yani muhatapsız hareket, yani karşınızda kalabalıklar yok, ama neşrettiklerinizin manası Beşer Dünyası içinde.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder